30 Mayıs 2010 Pazar

Günün sözü

Yeni bir nakliye şirketi kurdum,
Kova burcumun
tüm özelliklerini taşıyacak!

24 Mayıs 2010 Pazartesi

Sondaj Çukuru Müfredatı!

İki akşam önce televizyon kanallarında dolaşırken, Samsun’ da yayın yapan yerel Klas TV’ de liseler yarışıyor programıyla karşılaştım. Adetim değildir ya bir bakayım dedim. Üç lise yarışıyor, ismi lazım değil.

Genel kültür sorusu coğrafya ile ilgili.
Soru geliyor;
Yeryüzünde (Okyanusta) ölçülebilmiş en çukur yerin adı nedir?
A Lisesi; Marinna Çukuru ki doğru cevap.
B Lisesi; Cevap yok!
C Lisesi; Sondaj çukuru!

Ben gülmekle ağlamak arasında bir yüz ifadesindeyken oğlum espriyi patlattı; öyle bakma baba, iyi ki ‘göbek çukuru’ demediler!’

21 Mayıs 2010 Cuma

Günün Sözü

Hangi akıllı insan
bir köpekle
saldırmazlık antlaşması
imzalayabilir?

18 Mayıs 2010 Salı

Boxer ımın Kenarı

Ya da mayıs sıkıntısı… 5n 1k. Ne? Parti liderinin malum hanımla görüntüleri… Ne zaman? 7 Mayıs 2010 Nerede? Belli değil (şimdilik) Nasıl? Öyle! Neden? Neden mi? Kim/ler? Deniz Baykal ve Nesrin Baytok. Sonuç? Baykal’ın genel başkanlıktan istifa ederek siyasi mevta haline gelmesi! Koskoca Cumhuriyeti kuran parti, günümüzün ana muhalefet partisi… Ana… Anam! Ok yaydan çıktı. Ne oldu 6 ok bir yerine mi battı! Evet, bak korkudan boxerim sırılsıklam oldu! Bu durumda kim ne demiş; Başbakan Erdoğan; Eşlerini aldatan mağdur olamaz! Gürkan Hacır; Deniz bey’in hatası yasak ilişki değil, ‘Siyasal Ensest’ yapmasıdır! Esra Elönü; Postanın gönderilmesi değil, pulun yapıştırılma biçimiydi bizi üzen. Sevilay Yükselir; Çünkü eski kral artık çıplak yakalanmıştır! Yeniden giydirseniz bile, halk nezdinde o çıplak silueti asla ama asla unutulmayacaktır!  Öyle tahmin ediyorum ki bu şarkı burada bitmez. Baykal bunu hep yapıyor! Seçimleri kaybettiğinde de yaptı. Üç gün inzivaya çekilip aile meclisi ya da CHP ‘ihtiyar heyeti’ toplanıyor. Üç günlük kuluçka döneminden sonra açıklama geliyor: CHP Genel Başkanlığından istifa ediyorum! Eksik olan şu ki; Baykal Türk milletinden, kendisine oy verenlerden, Eşi Olcay hanımdan ve İkinci kadın Nesrin hanımdan özür dilemeliydi. Bunu yapmadı. ‘Hepimiz Deniz Baykal’ız!’ Olur! Ben görüntüleri seyretmedim. Ne yani 70 yaşını devirmiş bir adamın erotik görüntülerini mi seyredecektim. Mehmet Sevigen diyor ki; kendisini siyasete adadı ve ailesini ihmal etti. İhmal ettiği gayet açık seçik! Henüz kutlu doğum haftası münasebetiyle yaptığı ve beğeni toplayan konuşma hafızalarda iken… Aman büyük konuşmayayım! Ben bu günahı işlemem dersen, o günahı işleyene kadarda şeytan uğraşırmış. Allah kimsenin ayağını kaydırmasın. 7 yaşında kınadığın 70 yaşında başına gelirmiş. 70 yaşında da böyle bir şey yaşamak doğrusu istemem. Allah sadece düşmanımın başına versin! Baykal şunu deseydi; bana ilk taşı hiç günah işlememiş olan atsın. Hımm. O taşı ben atabilir miyim diye düşünüyorum, Can Dündar’a atamadım, Ali Kırca’ya atamadım. Baykal’a mı atayım. Kem küm! Mırın kırın! Neyse geçelim, geçelim de ‘Kendi günahımızı başkasının cehenneminde sınayalım.’ Orhan Duru, Yazı ve Sızı’sın da diyor ki; Hallerini gördük insanın Yunus örterdi usulca Freud açar! Basın da pek çok kalemin gerçekler henüz ortaya çıkmadan olayın üzerine toprak örtmelerini yadırgıyorum doğrusu. Ki Baykal bile savcılara yardımcı olmayı istemezken. Sanki Baykal, Nesrin hanımdan su istemiş de su üzerine dökülmüş ve pantolonunu çıkarmak durumunda kalmış gibi davranıyorlar. Ben demiyorum ki Freud’culuk yapalım. Her şeyi iğdiş edelim! Yapılanlar doğru ise yanlış olan ne peki? Sevenleri açlık grevi yapıyordu ya evinin önünde. Şu halde dönerse bizzat ben kendim tokluk grevi yapacağım! Demedi deme! Bu arada bir erkeğin en aciz olduğu an ise pantolonsuz halidir! Ayağında ki boxerle kimseye bir şey anlatamazsın. Şeytan azapta gerek! Denizden kaset çıksa yerim! Tamam, Baykal Laiklikten ödün mü verdi. Cumhuriyet kazanımları, altı ok, temel değerler dimdik ayakta! Kim diyor iktidar olmak istemediğini. Gayet iktidara muktedir işte. İyi de Baykal ne yapmış, ‘Devleti mi soymuş, milletimi? Birbirlerini soymuşlar.’ Tamam, gizli kamera görüntüleri, yayına verilmesi adice ama realite de çok da masum değil. Ya görüntüler internet ortamına verilmeseydi; ‘tatlı hayat’ devam mı edecekti? Efendim! Oray Eğin, Öyle bir teflon ki ne yenilgiler ne inadın doğurduğu sonuçlar ona yapışmıyor, demişti. Eski halk partili Ertuğrul Günay demiş ki; Cumhuriyet Halk Partisi kapatılsın. Cumhuriyet tarihini araştıran vakıf olsun. Böylece genel başkan aramaya gerek kalmaz. -Baba, hadi gel televizyonda ‘Geniş Aile’ başladı. Boxerinin altına slip don giyen Ulvi! Yanardağının etekleri tutuşan Ulvi! Çölde çıplak kalsan, bulduğun yaprağı önce arkana mı yoksa önüne mi koyarsın? Sence? Bence yüzümü kapatırdım. Herkes komedyenlere gülümser Bazısı kaderine… Birinci Cumhuriyetin son kalesi de gitti, uğurlar olsun! Hoş geldin Kılıçdaroğlu!

Biz Bıyıksızlar

11 Mayıs 2010 Salı

8 Mayıs 2010 Cumartesi

7 Mayıs 2010 Cuma

Şehirlere İnanmıyorum

Her gün betondan evler dikilirde şehirlere
dolarda boşalır içleri.
Bir mahalle yaşarda
sefertası apartmanlarda
selamsız sabahsız,
asansörde karşılaşılır.
Kepenkler küçük surları olmuş
dükkanların.
Her sabah fethedip dururlar.
Şehirlere inanmıyorum ki!
Orada kediler tok, insanlar aç.
Bereketsiz toprakları mezarlık yapıp
mezar taşlarını süslediler.
Kendileri yetmiyormuş gibi
bir de,
Köpeklerini gezdirdiler
yamalı asfaltlarda.
İki köy uzaklığı nedir bilmez onlar.
İki yürek kaç dönüm eder
bilmedikleri gibi.

4 Mayıs 2010 Salı

Biz Bıyıksızlar

Günün sözü





Aynadaki
bensem
bunalımda
olan
kim
?
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...